-
1 droit
I1 direct doğru [doː'ɾu]2 pas penché düz [dyz]◊Le tableau n'est pas droit. — Bu resim düz değil.
3 fig dürüst [dy'ɾyst]◊C'est quelqu'un de très droit. — Kendisi çok dürüst bir adamdır.
4 angle droit dik açıIIdosdoğrud'un côté sağ [saː]IVn m1 hak [hak]2 par la loi hak [hak]3 lois hukuk [hu'kuk]4 frais harç [haɾʧ]
См. также в других словарях:
RÜŞD — Doğru yol bulup bağlanmak. Hak yolunda salabet, metanet ve kemal i isabetle dosdoğru gitmek. * Hayra isabet etmek. * Büluğa ermek. * İstikamette olmak. Dinine ve malına zarar gelecek şeyi bilmek, doğru düşünmek. * Kişinin akıl ve idraki kavi ve… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük